Turkish/List of Phrases
Some phrases
[edit | edit source]How are you? => for singular & informal: Nasılsın? , for plural & for formal: Nasılsınız?
Thank you, I'm fine, and you? => Teşekkür ederim, iyiyim, ya siz?
I'm fine too, thank you,=> Ben de iyiyim, teşekkür ederim.
How old are you? => Kaç yaşındasın? (informal)
I'm twenty-five. => Yirmi beş yaşındayım.
Are you married? => Evli misiniz?
No, I'm not married. => Hayır, evli değilim.
Yes, I'm married. => Evet, evliyim.
Do you have children? => Çocuğunuz var mı?
No, I do not have children. => Hayır, çocuğum yok.
Yes, I have children. => Evet, çocuğum var.
What are you doing? => Ne yapıyorsun? or colloquially (shorter) N'apıyorsun?
Note, however, that both these sentences are informal
What are you doing today / tonight? => Bugün / Bu gece ne yapıyorsun?
Shall we (Let's) go to the cinema? => Sinemaya gidelim mi?
What time is it? => Saat kaç?
It's one o'clock. => Saat bir. or Bir.
It's two o'clock. => Saat iki. or İki.
It's three o'clock. => Saat üç. or Üç.
It's four o'clock. => Saat dört. or Dört.
It's five o'clock. => Saat beş. or Beş.
It's six o'clock. => Saat altı. or Altı.
It's seven o'clock. => Saat yedi. or Yedi.
It's eight o'clock. => Saat sekiz. or Sekiz.
It's nine o'clock. => Saat dokuz. or Dokuz.
It's ten o'clock. => Saat on. or On.
It's eleven o'clock. => Saat on bir. or On bir.
It's 12 o'clock. => Saat on iki. or On iki.
It's 12.30. => Saat yarım. or Yarım.
It's 1.30. => Bir buçuk. i.e half is buçuk
It's 2.30. => İki buçuk.
It's 3.30. => Üç buçuk.
It's 4.30. => Dört buçuk.
It's 5.30. => Beş buçuk.
It's 6.30. => Altı buçuk.
It's 7.30. => Yedi buçuk.
It's 8.30. => Sekiz buçuk.
It's 9.30. => Dokuz buçuk.
It's 10.30. => On buçuk.
It's 11.30. => On bir buçuk.
It's 12.15. => On ikiyi çeyrek geçiyor. i.e. quarter passes = çeyrek geçiyor
It's 1.15. => Biri çeyrek geçiyor.
It's 2.15. => İkiyi çeyrek geçiyor.
It's 3.15. => Üçü çeyrek geçiyor.
It's 4.15. => Dördü çeyrek geçiyor.
It's 5.15. => Beşi çeyrek geçiyor.
It's 6.15. => Altıyı çeyrek geçiyor.
It's 7.15. => Yediyi çeyrek geçiyor.
It's 8.15. => Sekizi çeyrek geçiyor.
It's 9.15. => Dokuzu çeyrek geçiyor.
It's 10.15. => Onu çeyrek geçiyor.
It's 11.15. => On biri çeyrek geçiyor.
It's 11.45. => On ikiye çeyrek var. i.e. it's quarter to = çeyrek var
It's 12.45. => Bire çeyrek var.
It's 13.45 (or 1.45). => İkiye çeyrek var.
It's 2.45. => Üçe çeyrek var.
It's 3.45. => Dörde çeyrek var.
It's 4.45. => Beşe çeyrek var.
It's 5.45. => Altıya çeyrek var.
It's 6.45. => Yediye çeyrek var.
It's 7.45. => Sekize çeyrek var.
It's 8.45. => Dokuza çeyrek var.
It's 9.45. => Ona çeyrek var.
It's 10.45. => On bire çeyrek var.
It's 12.05. => On ikiyi beş geçiyor.
It's 1.10. => Biri on geçiyor.
It's 2.20. => İkiyi yirmi geçiyor.
It's 3.25. => Üçü yirmi beş geçiyor.
It's 4.05. => Dördü beş geçiyor.
It's 5.10. => Beşi on geçiyor.
It's 6.20. => Altıyı yirmi geçiyor.
It's 7.25. => Yediyi yirmi beş geçiyor.
It's 11.35. => On ikiye yirmi beş var.
It's 12.40. => Bire yirmi var.
It's 13.50. => İkiye on var.
It's 2.55. => Üçe beş var.
It's 3.35. => Dörde yirmi beş var.
It's 4.40. => Beşe yirmi var.
It's 5.50. => Altıya on var.
It's 6.55. => Yediye beş var.
It's 7.35. => Sekize yirmi beş var.
It's 8.40. => Dokuza yirmi var.
It's 9.50. => Ona on var.
It's 10.55. => On bire beş var.
Where is the (train) station? => İstasyon nerede?
What time does the train to Ankara leave? => Ankara treni ne zaman kalkıyor?
What is the weather like? => Hava nasıl?
The weather is very good today => Bügün hava çok güzel.
It's rainy => Yağmurlu.
It's cloudy => Bulutlu. It's sunny => Güneşli.
What did you learn? => Ne öğrendin?
Where did you learn Turkish? => Türkçeyi nerede öğrendin?
Your Turkish is very good. => Türkçen çok güzel.
I plan (intend) to take a Turkish course in Istanbul. => İstanbul'da Türkçe kursuna katılmak niyetindeyim.
I have to go now. => Şimdi gitmem lazım.
We have to go. => Gitmemiz lazım.
Where do you want to go? => Nereye gitmek istiyorsun?
I want to go home. => Eve gitmek istiyorum.
May I take this? => Bunu alabilir miyim?
Yes, of course. => Evet, tabii.
Where have you been on holiday? => Tatilde neredeydin?
I love Turkey very much. => Türkiye'yi çok seviyorum.
What did you see? => Ne gördün?
More phrases
[edit | edit source]Translation | Phrase | IPA |
---|---|---|
hello | merhaba | meɾhaba |
welcome | hoş geldiniz | hoʃ gʲeldiniz |
good morning | günaydιn | gʲynajdɯn |
good afternoon | iyi günler | iː gʲynleɾ |
good evening | iyi akşamlar | iː akʃamlaɾ |
good night | iyi geceler | iː gʲedʒeleɾ |
good bye | hoşçakal/hoşçakalιn | hoʃtʃakal/hoʃtʃakalɯn |
please | lütfen | lytfen |
thank you | teşekkür ederim | teʃekʲyɾ edeɾim |
thanks | teşekkürler | teʃekʲyɾleɾ |
how much | ne kadar | ne kadaɾ |
English | İngilizce | iŋgilizdʒe |
Turkish | Türkçe | tyɾktʃe |
yes | evet | evet |
no | hayιr | hajɯɾ |